9 Ocak 2011 Pazar

Spor Yapmanın Faydaları

1. Sağlığınızın değerini anlamanıza yardımcı olur.
2. Yaşam kalitenizi arttırmanıza ve geliştirmenize yardımcı olur.
3. Fiziksel performansınızı geliştirir.
4. Kalp rahatsızlığı riskini azaltır.
5. Maksimum oksijen kapasitenizi arttırır.
6. Yüksek tansiyon riskini veya ilerlemesini azaltır.
7. Yüksek tansiyonu olanların, tansiyonu kontrol altında tutmasına yardımcı olur.
8. Kandaki Triglycerid seviyesinin azaltır.
9. Kandaki iyi kolestrolu (HDL) artırır.
10. Dinlenme kalp atımını düşürür.
11. Kalp - damar dolaşımını geliştirir.
12. Anaerobik eşiği arttırır, bu da çabuk yorulmayı ve dolayısıyla kanda laktik asit birikiminin erken oluşmasını engeller.
13. Kalp rezervini artırır.
14. Kalbinizin bir atımda vücuda pompaladığı kan miktarını artırır.
15. Vücut ısınızı soğutma için, deri yüzeyine gerekli kan akış kabiliyetini artırır.
16. Akciğer kapasitenizi arttırarak, oksijenin akciğerlerden kana geçebilme kabiliyetini arttırır.
17. Kalp krizi geçirdikten sonra, hayatta kalma şansınızı arttırır.
18. Koronerde kan pıhtılaşma hassasiyetini düşürür.
19. Kandaki yoğunlaşmayı azaltır
20. Kalbinizin daha verimli pompalama işlevini yapmasını sağlar
21. Kanınızın kan plazma hacmini genişletir.
22. Orta seviyeli egzersizler sırasında, kalp atım sayısını düşürür.
23. Anormal nabız atım incinmelerini azaltır.
24. Kaslarınızın kandan oksijen çıkarma kabiliyetini artırır.
25. Çarpıntı riskini azaltır.
26. Çok çeşitli sebeplere bağlı baş ağrılarından kurtulmanızı sağlar.
27. Hamilelikte karşılaşılan birçok rahatsızlıklardan (ör. kabızlık, belağrısı, mide ekşimesi gibi) kurtulmanızı sağlar.
28. Sıcaklığa karşı tahammülünüzü artırır.
29. Endişe ve kuruntularınızı azaltır.
30. Streslerden korunmaya ve kurtulmaya yardımcı olur.
31. Vücudun üst solunum yolları enfeksiyonuna karşı direncini artırır.
32. Şeker hastalığınızın gelişme riskini azaltır.
33. Şeker toleransınızın gelişmesini sağlar.
34. Prostat kanserinin gelişme riskini azaltır.
35. Sigarayı bırakmanıza yardımcı olur.
36. Bağırsak kanserinin gelişme riskini azaltır.
37. Göğüs kanserinin gelişme riskini azaltır.
38. Eklem rahatsızlıklarından dolayı, eklemlerin bozulma oranını yavaşlatır.
39. Kan şekerinin kontrol altında tutulması için gerekli insulin miktarının düşürülmesine yardımcı olur.
40. Yüksek tansiyona bağlı ciddi komplikasyonlara maruz kalma oranını azaltır.
41. Yaralanmalara karşı korunmayı sağlar.
42. Eklemlerdeki kıkırdak dokunun yoğunluğunu arttırır.
43. Stresle başa çıkmanıza yardımcı olur.
44. Bağışıklık sisteminizin iyi şekilde çalışmasını geliştirir.
45. Kabızlıktan kurtulmanıza yardımcı olur.
46. Depresyonun hafifletilmesine ve atlatılmasına yardımcı olur.
47. Soğuk ortamlara çabuk adapte olma kabiliyetinizi artırır.
48. Bel ağrılarının hafiflemesine ve kurtulmanıza yardımcı olur.
49. Bel ağrılarından doğan sıkıntıların azalmasını sağlar.
50. İnsuline karşı,doku duyarlılığını artırarak, kan şekerinin daha iyi kontrol edilmesine yardımcı olur.
51. Yüksek tansiyonu kontrol için alınan ilaçların, yan etkilerine karşı koymaya yardımcı olur.
52. Eklem esnekliğini korur ve gelişmesine yardımcı olur.
53. Eğer yüksek tansiyonunuz varsa, bunu kontrol etmek için aldığınız ilaç ihtiyacını 20 - 30 % azaltır.
54. Kemik erimesi hastalığı riskinin gelişmesini azaltır.
55. Zihinsel uyanıklılığınızı artırır.
56. Yaşa bağlı olarak oluşan kemik bozulmalarının yavaşlamasına yardımcı olur.
57. Endometriyoya karşı riski azaltır.
58. Eklem rahatsızlıklarından doğan acılara karşı koyma toleransınızın artmasını sağlar.
59. Kilonuzu korumanıza veya kilo kaybetmenize yardımcı olur. Sadece diyet yaparak değil.
60. Yaratıcılık gücünüzün artmasına yardımcı olur.
61. Yağsız vücut dokularınızın korunmasına yardımcı olur.
62. Sağlık harcamalarının ve ilaç kullanımının azalmasına yardımcı olur.
63. Yabancı madde kullanımı ile mücadeleye yardımcı olur.
64. Fazla kalorilerin yakılmasına yardımcı olur.
65. Yüksek oranda gıda tüketmenizi sağlar, fakat buna rağmen, kalori dengenizin aynı kalmasına yardımcı olur.
66. Ağır ilerleyen şişmanlığa karşı korur.
67. Denge ve koordinasyonunuzun gelişmesine yardımcı olur.
68. İştahınızın kısa süreli etkilerle azaltılmasına yardımcı olur.
69. Ani kabarmaların üstesinden gelmeye yardımcı olur.
70. Yaşlı bireylerdeki kısa süreli belleklerin gelişmesine yardımcı olur.
71. Adet kanamalarından doğan belirtilerin hafiflemesine yardımcı olur.
72. Genel ruhsal durumunuzun gelişmesini sağlar.
73. Kolay ve iyi uyumanıza yardımcı olur.
74. Kilo kaybına, özellikle vücuttaki yağdan kaybetmenize yardımcı olur.
75. Kemiklerinizin kırılmalara karşı direncini ve yoğunluğunu artırır.
76. Dinlenme durumundaki metabolik seviyeyi korumanıza yardımcı olur.
77. Kassal güç seviyenizi arttırır.
78. Kassal dayanıklılık seviyenizi artırır.
79. Egzersizden sonra çabuk toparlanabilme kabiliyetinizi artırır.
80. Uygun kas dengenizi korumanıza yardımcı olur.
81. Özel hayatınızın istenen doyumda ve düzeyde artmasını sağlar.
82. Vücudunuzun dik durmasının gelişmesini sağlar.
83. Egzersiz sırasında vücudun enerji elde etmede yağ kullanabilme kabiliyetini arttırır.
84. Solunum sistemindeki kasların gücünün ve dayanıklılığın artmasını sağlar.
85. İyi bir fiziksel görünüş sağlar.
86. Kendinize olan güven duygunuzu arttırır.
87. Rahat olmanıza yardımcı olur.
88. Kısa süreli bilgileri hafızanızda tutma kabiliyetini geliştirir.
89. İşveriminizi arttırır.
90. Bol enerji verir. Günlük hayatınızda acil durumlarda ihtiyacınız olan enerjiyi sağlar ve sonradan ihtiyaç olabilecek daha fazla enerjinizi korumanıza yardımcı olur.
91. Hastalıklara bağlı olarak iş günü kaybınızı azaltır.
92. Bağımsız hayat tarzını korumanıza yardımcı olur.
93. Yeni insanlarla karşılaşmanıza ve yeni arkadaşlar edinmenize yardımcı olur.
94. Fiziksel zindeliğinizi geliştirerek, hayata daha yaratıcı olarak adapte olmanızı sağlar.
95. Aktiviteler, kemiklerin güç depolamasına ve orta şiddetli egzersizler sırasında daha fazla baskı yaparak hem daha çok güç depolamasına hem de kemik yoğunluğunun artmasını yardımcı olur.
96. Egzersiz, bağ ve bağ dokularını kuvvetlendirerek, yaşa bağlı olarak oluşabilecek sakatlıkları azaltır.
97. Önceden hareketsiz bir yaşam tarzına sahip kişilerin, yorgunluğa karşı direncini artırır ve dinçlik hissinin oluşmasını sağlar.
98. Hatta kalp hastaları bile, kalp ve solunum sistemlerini çalıştırıcı egzersizler yaparak, hastalığının üstesinden gelmek için gayret sarf ederek, korkularından kurtulmalarına ve normal yaşamlarına dönmelerine yardımcı olur.
99. Spor yapmak, sıkıntılarınızın azalmasına, eğlenme ve neşelenmenize, kısaca hayattan zevk almanıza yardımcı olur.

SPORUN FAYDALARI YAŞA GÖRE DEĞİŞİYOR
    7’den 70’e herkesin sağlıklı yaşaması için gerekli olan spor, ruh sağlığı açısından yaş gruplarını farklı boyutta etkiliyor.
   Spor, çocuk ve gençlerde mutluluk, öfkeyi kontrol edebilme, saldırganlığı frenlemeye yardımcı oluyor. Erişkinlerin, dinç ve dinamik görünmelerini, seks yaşamlarının daha düzenli ve tatminkar olmasını sağlıyor. Yaşlılar, dinç yapıları ile toplum içinde sevilen kişiler oluyor.
ALKOL VE SİGARADAN UZAK TUTUYOR
  Spor genç yaş gruplarında sorumluluk duygusunun yanı sıra, öfkeyi kontrol edebilme, saldırganlığı frenlemede sporun göz ardı edilemeyecek etkisi olduğunu, ayrıca dikkat dağınıklığının önüne geçtimesine destek olur.  Spor yapan çocuklar, enerjilerini sporla boşalttıkları için dersin başına oturduklarında daha verimli çalışır ve boşa vakit geçirmezler. Yaşıtlarına göre daha az hastalıklara yakalanır ayrıca, daha çabuk iyileşir. Takım ruhuna sahip oldukları için de yalnızlık hissetmez ve kendilerini dinleyecek bol zamanları kalır. Gençlik döneminde de bu çağın dinamizmini sporla değerlendirdikleri için alkol ve sigaradan uzak kalırlar. Gençliğin aşırı heyecanını spora aktarmak, olaylara yaklaşımlarda daha serinkanlı olmayı sağlar. Aynı zamanda gençler için çok gerekli olan kendine güven duygusu ve ifade yeteneği artar. Yediklerine, içtiklerine ve uykularına dikkat ettikleri için de iyi beslenir.
GÜNLÜK HAYATI DA OLUMLU YÖNDE ETKİLİYOR 
  Spor yapan erişkinler, günlük hayatın stresini attıklarını ruh ve beden sağlığını daha uzun yıllar koruyabilirler . Spor, orta yaşta başlayan kalp ve tansiyon hastalıklarına yakalanma riskini azaltmakta, sigara ve alkolden uzaklaştırdığı için yaşlanmayı geciktirmektedir. Günlük hayatın monotonluğundan uzaklaşan orta yaşlılar, sıkıntı ve öfkelerini sporla attıkları için daha sağlıklı evlilikler yürütür ve gelecek nesillere örnek anne ve babalar olur. En önemlisi de dinç ve dinamik görünürler.     
 
 UNUTKANLIĞIN İLACI
    Spor yaşlılar için   sadece bedensel yetilerle sınırlı kalmaz, bu yaş grubundakiler için çok önemli olan ruh haline de etki eder. Spor yapan yaşlılar, bu yaş grubunda sık görülen depresyona daha az yakalanır, kendilerini yalnız ve mutsuz hissetmezler. Fiziksel kapasitelerini ileri yaşlara kadar muhafaza ettikleri için kemik erimesi, kalp damar hastalıklarına daha az yakalanırlar. Dinç yapıları ile toplum içinde sevilen kişiler haline geldikleri için, evredekilerin takdirini kazanırlar. Yaşlıların beyin aktivitelerini artıran spor, unutkanlıkları da azaltır.
     Spor her yaşta insanların hayatını kolaylaştıran, yaşamın niteliğini arttıran bir uğraştır. Spora başlama yaşı olmadığı gibi, bitiş yaşı da yoktur. Önemli olan uygun sporun seçilmesidir.
Spor hekimleri bu süreci detaylı bir biçimde açıklayabiliyorlar.Dayanıklılık, hareketlilik, güç ve hızdan oluşan doğru karışım, iç organların genel iyiliğini sağlıyor ve doğal yaşlanmayı geciktiriyor.

Omurilikten gelen sinir uyarıları (1) beyincik tarafından (2) koordine edilir. Limbik sistem (3) kas hareketlerini motive eder. Büyük beyin (4) bunları detaylı olarak yönlendirir ve sinir uyarılarını omuriliğe (5) ve kaslara gönderir.

(6) Kas yapısı: Kas hücreleri sayısı 20-70 yaşlar arasında yüzde 20-40 kadar azalıyor.Güç ve dayanıklılık egzersizleri bu yaşlanma sürecini durduruyor ve yoğun bir damar ağının oluşumuna
yol açar.

8-Kemikler:Düzenli egzersiz, yaşlanma sürecinde azalan kemik kütlesi aynı oranda arttırıyor:
yılda % 1 oranında.
9-Bağışıklık sistemi:Düzenli ve dozunda hareket vücudun bağışıklığını arttırıyor.Buna karşın, ağır hareketler vücudu enfeksiyonlara karşı zayıflatıyor. 

10-Akciğerler:Dayanıklılık egzersizleri; akciğerin oksijen alınımı, kirli hava değişimini ve kan dolaşımını iyileştiriyor.Böylece vücuda toplam olarak daha fazla oksijen giriyor.
11-Kan:Spor, kanın akışkanlığını arttırıyor.Ayrıca kandaki yağ değerleri, arteriosklezoris tehlikesini azaltacak yönde değişiyor.Haftada bir kilometre koşulduğu takdirde, yararlı HDL-kolesterini desilitrede 0,2 mg oranında artırıyor.
12-Kalp:Doktorlar, dayanıklılık egzersizlerinin kalp üzerindeki etkisine "ekonomikleşme" diyorlar.Çünkü, nabız frekansı ve tansiyon düşüyor ama kalbin hacmi artıyor.Böylece kalp daha az youluyor ve oksijen ihtiyacı azalıyor.
13-Refleksler:Jimnastik hareketleri, kastaki açılma alıcılarından omuriliğe giden sinirsel mesajların gidiş hızını arttırıyor.İnsan, böylece, daha çabuk tepki verir hale geliyor.
14-Hormonlar:Spor, dokuların vücudun doğal insülinine daha hassas hale gelmelerini sağlıyor.Böylece ileri yaşlarda şeker hastalığının ortaya çıkmasını engelliyor.

1-Hareket sistemi
Sporun sağlığa yararlı olduğu tartışılmaz bir gerçektir, fakat sportif bir aktiviteye başlamak için gerekli olan temel bilgiler genelde yetersizdir. Yani, yaşınıza ve fizik kondisyon düzeyinize uygun spor türünü seçmek önemlidir. Hareket sistemi üzerine sportif aktivitenin çok büyük yararları açıktır. Kas düzeyinde, çalışan kasların tonusunda ve kuvvetinde artış görülür.
-Sportif aktivite eklemlerin doğal genişlik derecesinin korunmasına ve gelişmesine olanak sağlar, ankiloza (eklemlerin katılaşması) karşı mücadele eder.
-beslenmeyi ve kıkırdakların devinme yeteneklerini kolaylaştırarak eklemlerin en iyi şekilde korunmasını ve bakımını sağlar,
-kemik düzeyinde; kalsiyum tutulmasını kolaylaştırır, yaşlı insanlarda sıklıkla görülen osteoporose hastalığına karşı mükemmel bir korunma aracıdır.
-kas tonusunun iyileşmesi sayesinde; sportif aktivite kalça, dizler ve özellikle omurga düzeyindeki ağrıların önüne geçilmesine olanak sağlar,
-bel ağrılarına karşı en iyi ilaçtır fakat, şayet omurganızın durumuna salık verilmeyen sporları ya da kötü jimnastik hareketleri yaparsanız, zararlı da olabilir,
2-Kalp-damar sistemi
Salık verilmeyenler hariç, düzenli antrenmanlar kalp-damar sisteminin işlevi üzerine yararlı etkilere sahiptir; kas yapıda olan kalp, kasılma kapasitesini yükseltir ve büyük bir etkinlik gücüne ulaşır, böylece kan organizmanın dokularına en iyi bir şekilde dağılım gösterir. Diğer taraftan fizik aktivite iki önemli kalp-damar hastalıkları risk faktörüne karşı etkili biçimde mücadele eder; arteriyel hipertansiyonu düşürür, aterosikleroza karşı en iyi ilaçtır; dolaşımı iyileştirir ve sporcunun beslenmesine dikkatini zorunlu kılar; böylece, damar sistemi üzerine zararlı etkileri çok iyi bilinen, alkol ve sigara gibi toksik etkileri olan maddelerden uzak durulur.
Özetle;
-kalbin çalışma sistemini düzenler, efektif ve ekonomik çalıştırır,
-periferik damar direnci azalacağından kalp üzerindeki yük kalkar,
-hipertansiyon düzelir,
-dolaşım hızlanır, bundan dolayı metabolik artıkların atılımı kalaylaşır,
-pulmoner oksijenasyon yeteneği artar
3-Dış görünüm
Spor bedeni geliştirir ve belli bir görünüş sağlar, fakat zayıflatmaz. Terleme ile kilo kaybı düşünülmemelidir, ter ile kaybedilen su daha sonra geri alınır. Fizik aktivite sellülite karşı etkili mücadele yöntemidir, kasları uyumlu hale getirir, aşırı kilo alımına yol açmaz (eğer body-building ile uğraşmıyorsanız).
4-Psikolojik yararlar
Bu etkiler uygulanan spor türüne bağlıdır ki bunlar en az fizik etkiler kadar önemlidir. Spor;
-kendine güveni uyandırır, hırsı artırır,
-heyecanı ve stresi azaltır,
-bedenin bilincine varılır, seksüel yaşamın düzenine katkı sağlar,
-beynin daha iyi oksijenlenmesi sayesinde, zekasal etkinliği yükseltir,
-gurup düşüncesi, bireyler arasında ilişkiler, karşılıklı olarak saygı kavramı gelişir,
-zevk alma duyusu gelişir; bu beyinden salgılanan hormonlar ile olur; endorfinler; aile ve mesleki kaygılardan kurtulmaya olanak sağlar.

Sporun Faydaları

Lida Kolesterol ve lipidlerin (yağların) damar yüzeyine tutunması engellenir ve kalp damar hastalılarından korunmasında katkısı vardır.
Antikor üretimini artırır. Kan dolaşımını kuvvetlendirir. Yaraların iyileşmesini hızlandırır. Kan hücrelerinin üretimi artar, yaşlanmış ve zararlı hücreleri parçalar. Kan dolaşımı güçlendiği için, damar yaşlanması gecikir ve kangren önlenir. İmmun sistemini güçlendirir. İmmun sistemi güçlenirse kanser oluşumu engellenir.
Spor yapınca vücutta biriken atık maddeler enerji olarak kullanılır ve dışarı atılır. Bunların vücutta birikmeleri engellenir. Vücuttan atılması gereken toksik maddelerin atılmasını sağlar. Kas gelişimi kuvvetlenir, çocuklarda gelişim hızlanır, menopoz dönemindeki kadınlarda ve yaşlı erkeklerde osteoporoz(kemik erimesi) engellenir. Kemikler kuvvetlenir ve kırıklar önlenir. Egzersiz yaşlanmayı geciktirir, kolesterolü düşürür ve hafızayı kuvvetlendirmeye yardımcı olur.
Eklemlerdeki kireçlenme ve kas romatizmaları engellenir. Damar sertliğini önlediği için, yüksek tansiyon, kalp krizi ve felç olayları en aza iner. Dokular gençleşir, yağlı ve zararlı maddelerin kalbi ve karaciğeri sarması önlenir. Beyindeki kan dolaşımı artar, dolayısıyla zihni faaliyetlerde kalite ve verimlilik artar. Beyinde mutluluk hormonu endorfin salgılanır.İnsanlar kendilerini mutlu hisseder. Egzersiz vücudumuzdaki fazla yağları eritir, fiziksel aktiviteyi artırır ve kilo verdirir.
Şeker hastalığı riski azalır, iktidarsızlık engellenir ve cinsel aktivite artar. Egzersiz yapanlarda vücut hantallıktan kurtulur, depresyon riski ve yorgunluk azalır.
Sosyal yaşama uyum kolaylaşır. Spor yaşam kalitesini artırır. Kişi stresten kurtulur ve yaşam kalitesinin artmasına bağlı olarak iş hayatında daha üretken olur.

Sporun Faydaları

KENDİNİZE VE SAĞLIĞINIZA VAKİT AYIRIN!!!

Sporun Vücudumuza Faydaları
  1. Spor, doğru ve yeterli solunum sağlar. Bu sayede kan tarafından beyne ve tüm organlara yeterli oksijen taşınır.
  2. Spor, terleme vasıtasıyla vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
  3. Spor, el ve ayakların orantılı, doğru kullanılmasını sağlar. İnsana dik bir duruş temin ederek, hareketlerine esneklik ve zarafet kazandırır.
  4. Spor deriye ve saça kan pompalayarak sağlıklı ve genç görünmenize yardımcı olur.
  5. Güç geliştirme sporu, vücut için çok önemli olan büyüme hormonunun (GH) düzenli üretilmesine ve bu hormonun tetiklenmesiyle devreye giren pek çok hormonun da üretilerek vücudun sağlıklı işlemesine yardımcı olur.
  6. Spor, kas ve kemik yapısının zaman içinde zayıflamasını engellemesi özelliği ve hormon üretimine katkısıyla en etkin yaşlanmayı önleyici etkendir.
  7. Sporcular zor hastalanır, çabuk iyileşirler ve doğa şartlarına dayanıklıdırlar.
  8. Spor, stresi kovar, psikolojik rahatlama sağlar. Sporcuların kendilerini mutlu hissetmeleri yalnızca psikolojik değil aynı zamanda biyolojik etkilerin sonucudur.
  9. Spor, dikkat ve konsantrasyon gelişimine katkıda bulunur.
  10. Spor, yaktığı enerji ve kaslanma nedeniyle daha fazla besin tüketimini gerektirir. Bu nedenle sporcu ne eksik ne de fazla yiyerek sağlıklı bir diyet geliştirebilir. Şişmansa zayıflar, zayıfsa kilo alır.
Türkiye'de herkesin en az bir spor türünü faal olarak yapması umuduyla...

KAYBETMEMEMİZ GEREKEN EN DEĞERLİ VARLIĞIMIZ "SAĞLIĞIMIZ"
Çocuklar İçin Sporun Faydaları
Ergenlik çağına erişenler için oyun boşuna geçirilen bir zaman olmasına rağmen, 'çocuklar için çok önemli ve yerinde bir hareket sayılmalıdır Oyuna dalan bir çocuk, fiziksel yapısıyla birlikte düşünme ve muhakeme yeteneğini geliştirir, problemlerin çözümünde, ferdî ve içtimai görevlerde belli bir olgunluk ve pratiklik kazandırır Ailenin ve sosyal çevrenin büyük rol oynadığı okul öncesi dönem, çocuğun ruh ve zeka gelişimi için gerçekten çok önemlidir Bu dönemde çocuğun içinde bulunduğu oyun ortamı, onun ideal olgunluk derecesine ulaşmasına zemin hazırlar Tecrübe ve birikimini arttırarak gelecek için olgun ve şahsiyetli bir yapı kazanmasını sağlar Bu yüzden oyun bir zaman kaybı/israfı şeklinde değil, çocuğun gelişimi için kaçınılmaz bir esas olarak değerlendirilmelidir Çocuklarını evde veya komşu çocuklarıyla beraber oyun oynamaktan mahrum eden ana babalar, onları, sadece gelişebilmeleri için şart olan temel ihtiyaçlarından mahrum etmiş olmaktadırlar!
Netice itibariyle oyunun faydalarını maddeler halinde şu şekilde sıralamak mümkündür
1- Fiziksel boyut: Canlı ve hareketli bir oyun, kas ve pazuların gelişimi için zarurettir
2- Pedagojik boyut: Oyun, çocuğun birçok araç ve gereci öğrenmesine yol açar Oyun esnasında çocuk çeşitli şekiller, renkler, hacimler ve giysiler tanır Diğer kaynaklardan elde edemediği birçok bilgiyi çok defa o sırada görerek öğrenir
3- Sosyal boyut: Oyun esnasında çocuk, diğer çocuklarla nasıl sosyal ilişkiler kuracağını, yardımlaşma ve dayanışma esaslarını ve yetişkinlerle nasıl hareket edeceğini öğrenir Peygamberimizin Sünnetinde Çocuk Eğitimi
4- Ahlâki boyut: Oyun esnasında çocuk, ilk aşamada doğru ve yanlış kavramlarını, adalet, doğruluk, dürüstlük, emanet ve centilmenlik gibi temel değerleri öğrenir
5- Üretici boyut: Oyun vasıtasıyla çocuk, üretici gücünü ortaya koyabilir ve aldığı fikirleri deneyebilir
6- Kişisel boyut: Oyun esnasında çocuk kendisiyle ilgili birçok şeyi keşfedebilir Arkadaşlarıyla olan münasebetlerinde kendisinin güç ve yeteneğini tanır, kendisini onlarla karşılaştırır Ayrıca problemlerini ve bunların üstesinden nasıl gelebileceğini öğrenir
7- Tedavi boyutu: Oyun vasıtasıyla çocuk, çeşitli baskılar sonucu doğan stres ve gerilimi üzerinden atar Bu yüzden birtakım baskı ve yaptırımların fazlasıyla uygulandığı evlerden gelen çocuklar, diğer çocuklara nisbetle daha çok oynarlar Ayrıca oyun, kin ve düşmanlığı bertaraf etmek için en güzel yoldur (631)

SPORUN FAYDALARI


Spor, 50 yaşından sonra bile yaşama sağlıklı, aktif yıllar ekleyebilir. Yapılan araştırmalar egzersize başlamanın asla geç olmadığını ve dinçlikte küçük bir gelişimin ölüm riskini azalttığını göstermektedir. Basit ve düzenli yürüyüşler yaşlılarda yaşamı uzatabilir. Ilımlı dinçliğe sahip olan bireyler, yüksek tansiyona sahip olsalar ya da sigara içseler bile düşük dinçliğe sahip olanlara göre daha düşük ölüm oranına sahiptirler.Direnç (ağırlık kaldırma) antrenmanları yaşlı bireyler için önemlidir, çünkü bu çalışma azalan kas kitlesini, kemik yoğunluğunu ve kuvveti geri dönüştüren ve kötüye gidişatı azaltan tek yoldur. Esneklik egzersizleri yaşlılığın getirdiği bozulmuş dengesizliği ve kas katılığını azaltır.
1.Hareket sistemi üzerine: Sporun sağlığa yararlı olduğu tartışılmaz bir gerçektir, fakat sportif bir aktiviteye başlamak için gerekli olan temel bilgiler genelde yetersizdir. Yani, yaşınıza ve fizik kondisyon düzeyinize uygun spor türünü seçmek önemlidir. Hareket sistemi üzerine sportif aktivitenin çok büyük yararları açıktır. Kas düzeyinde, çalışan kasların tonusunda ve kuvvetinde artış görülür.
- sportif aktivite eklemlerin doğal genişlik derecesinin korunmasına ve gelişmesine olanak sağlar, ankiloza (eklemlerin katılaşması) karşı mücadele eder.
- beslenmeyi ve kıkırdakların devinme yeteneklerini kolaylaştırarak eklemlerin en iyi şekilde korunmasını ve bakımını sağlar,
- kemik düzeyinde; kalsiyum tutulmasını kolaylaştırır, yaşlı insanlarda sıklıkla görülen osteoporoz hastalığına karşı mükemmel bir korunma aracıdır.
- kas tonusunun iyileşmesi sayesinde; sportif aktivite kalça, dizler ve özellikle omurga düzeyindeki ağrıların önlenmesine olanak sağlar,
-bel ağrılarına karşı en iyi ilaçtır fakat, şayet omurganızın durumuna salık verilmeyen sporları ya da kötü jimnastik hareketleri yaparsanız, zararlı da olabilir,
2.Kalp-damar sistemi üzerine: Salık verilmeyenler hariç, düzenli antrenmanlar kalp-damar sisteminin işlevi üzerine yararlı etkilere sahiptir; kas yapıda olan kalp, kasılma kapasitesini yükseltir ve büyük bir etkinlik gücüne ulaşır, böylece kan organizmanın dokularına en iyi bir şekilde dağılım gösterir. Diğer taraftan fizik aktivite iki önemli kalp-damar hastalıkları risk faktörüne karşı etkili biçimde mücadele eder; arteriyel hipertansiyonu düşürür, aterosikleroza karşı en iyi ilaçtır; dolaşımı iyileştirir ve sporcunun beslenmesine dikkatini zorunlu kılar; böylece, damar sistemi üzerine zararlı etkileri çok iyi bilinen, alkol ve sigara gibi toksik etkileri olan maddelerden uzak durulur.
Özetle;
- kalbin çalışma sistemini düzenler, efektif ve ekonomik çalıştırır,
- periferik damar direnci azalacağından kalp üzerindeki yük kalkar,
- hipertansiyon düzelir,
- dolaşım hızlanır, bundan dolayı metabolik artıkların atılımı kalaylaşır,
- pulmoner oksijenasyon yeteneği artar
3.Dış görünüm: Spor, bedeni geliştirir ve belli bir görünüş sağlar, fakat zayıflatmaz. Terleme ile kilo kaybı düşünülmemelidir, ter ile kaybedilen su daha sonra geri alınır. Fizik aktivite sellülite karşı etkili mücadele yöntemidir, kasları uyumlu hale getirir, aşırı kilo alımına yol açmaz (eğer body-building ile uğraşmıyorsanız).
4.Psikolojik yararlar: Bu etkiler uygulanan spor türüne bağlıdır ki bunlar en az fizik etkiler kadar önemlidir. Spor;
- kendine güveni uyandırır, hırsı artırır,
- heyecanı ve stresi azaltır,
- bedenin bilincine varılır, seksüel yaşamın düzenine katkı sağlar,
- beynin daha iyi oksijenlenmesi sayesinde, zekasal etkinliği yükseltir,
- gurup düşüncesi, bireyler arasında ilişkiler, karşılıklı olarak saygı kavramı gelişir,
- zevk alma duyusu gelişir; bu beyinden salgılanan hormonlar ile olur; endorfinler; aile ve mesleki kaygılardan kurtulmaya olanak sağlar.

Sporun Bireye Kazandırdıkları
Bilim adamlarının sporun çocuk ve gençlerimize neler kazandırdığını belirten tespitlerini birkaç madde halinde sizlerle paylaşmak istiyoruz:
• Fiziksel gelişimin yanı sıra hızlı karar verme, cesaret, özgüven gibi özellikler kazandırıyor.
• Takım sporlarının, gençlere diğer arkadaşlarıyla nasıl geçineceklerini öğretiyor.
• Basketbol, voleybol, futbol gibi takım sporları, ortak bir amaca yönelik çalışmanın değerini gösterir. Özgüveni ve yardımlaşmayı geliştirirken paylaşımı da güçlendiriyor.
• Başarılarda alınan alkışlar, ödüller sporcunun özgüvenini artırırken, takım için yapılan mücadele sorumluluk duygusu yaratıyor.
• Spor yapan kişide fiziksel ve psikolojik enerjinin açığa çıktığı için, yorgun düşen kişi kötü düşüncelerden uzak kalıyor.
• Takım sporlarının çocuklara her zaman kendi ihtiyaçlarının öncelikli olmadığını, başkalarını da anlamayı öğretiyor.
• Başarı kazanmak için birlikte mücadele etmeleri bencilliği yok ediyor.
• Spor, vücudu zinde kılarak topluma sağlıklı ve başarılı bireyler kazandırıyor.

Sporun kazandırdıkları, yararları saymakla bitmez.
Spor, hiçbir zaman çocuk ve gençlerimizin derslerine zarar vermez. Sınavlarda başarısızlık nedeni 'spor' değildir. Nedenler başkadır. Tam tersine spor onların derslerinde daha başarılı olmalarını sağlar.

Sonuç olarak ; Velilerimizin, çocuk ve gençlerimizi spor yapmaya teşvik etmeleri gerektiğine inanıyor ve bekliyoruz.
Çoğumuz hareket etmiyoruz. Siz fiziksel olarak ne kadar aktifsiniz? isterseniz, bütün günün ne kadarını oturarak geçirdiğinizi hesaplıyalım. Alış-veriş merkezlerinde arabanızı park ederken, mutlaka girişe en yakın yerde olmalı. 40 – 50 metre ötedeki boş alanlara park etmek yerine, dakikalarca döner dolaşır, daha yakın bir yer ararız. Hepimiz sporun fiziksel faydalarını biliyoruz. Ama bu sadece spor yapmanın kazançlarından bir tanesi, Egzersiz, sizi fiziksel olduğu kadar, zihinsel ve ruhsal olarak da güçlendirir. Günümüzde modern yaşamın üzerinde yarattığı stres tartışılmaz. Stres bizi gerer ve sinirimizi tahrip eder. Sporun önemli bir faydası, stresin ve gerginliğin üzerinden atılmasıdır. Nefes almak için uğraşırken, düşünceler önemini yitirir. Spor endişeyi uzaklaştırır. Spor yaparken biraz zorlansanız da, bitirdikten sonra kendinizi harika hissedersiniz.
- Spor yaptığınızda salgılanan enderfinler sizi rahatlatır.
- Bağışıklık sisteminiz güçlenir.
- Kolay kolay hastalanmazsınız.
- Güçlü ve enerjik hissedersiniz kendinizi.
- Spor yaptığınızda kaslar gevşer ve rahatlarsınız.
- Fiziksel ve ruhsal olarak güçlenirsiniz.
- Stresten uzaklaşırsınız.
- Hayata bakış açınız değişir, kendinizi zihinde hissedersiniz.
- Spor endişeyi uzaklaştırır.
- Kendinize güveniniz artar, kendinizi iyi hissedersiniz.
- Kan dolaşımını hizlandır, ter atarsınız.
Fiziksel aktiviteyi arttırıp hayatınızın bir parçası haline getirin. Yürüyüşlere çıkın, bisiklete binin, dans edin, merdivenleri çıkın, su da yüzün, yürüyebileceğiniz yere arabayla gitmeyin. Spor yapabileceğiniz en büyük yatırımdır. Bu yatırımın geri dönüşü, büyüyerek size gelen enerji depoları olacak.
Beynimiz için faydalı olan spor türleri, oyun türleri;
Satrançı bir spor olarak kabul edebiliriz. Çünki; Bizi düşünmeye yöneltir ve buda zihin sağlıgı için yararlıdır. Yada bunun gibi bu tür problem ve sorun çözmeye yarayan sporlar olabilir. Bunun dışında bütün fiziksel spor türleri kendimizi iyi hissetmeye ve iyilik duygusu oluşturabilir.
Düşündürücü spor türlerini, oyun türlerini tercih edelim. Çünkü; Kendimizi zinde hissedecek dünyaya başka açıdan bakacaksınız.
Spor yap, uzun yaşa …
SPORUN FAYDALARI
Sporun faydaları düzenli bir çalışma ile izlenebilir. İki kategoride incelenebilir: Fizik ve Psikolojik.
VÜCUT SAĞLIĞI KAYNAĞI
Fiziksel sağlı?ınyanı sıra iskeleti koruma gibi büyük bir faydası vardır. Fiziksel hareket, kuvveti ve kasların hacmini artırır. Çalışmayan bir eylem, gücünü kaybeder. Omurga ve karın kaslarını geliştirir ve eklemlerde yumuşaklık sağlar. Kemikleri güçlendirir ve çeşitli rahatsızlıklara karşı  korur; hücreleri canlandırarak kemiklerin gelişmesini sağlar.
DAMAR SERTLİĞİNE KARŞI BİR SİLAH
Kalp-damar sisteminde, yeterli derecede spor yapıldışında bir güçlenme görülür. Kan taş,ın?mı ve kanla birlikte oksijen taş,ın?mı ve hücrelere götürülen kan en iyi düzeyine ulaş?r. Damar sertlişine karşı her türlü önlem alınmış olur. Kötü beslenme ve hareketsizlik, arterleri daraltır; böylece miyokard infarktisü ortaya çıkar. Henüz, damar sertlişine karşı etkin bir ilaç geliştirilememiştir. Yalnızca sporun damar sertlişine engel olduğu bilinmektedir. Kanda dolaşan yaşların bir kısımları kolesterol kanda iki şekilde bulunur. HDL (Koruyucu eleman) ve LDL (Zararlı eleman). Spor aktiviteleri HDL kolesterolü fazlala?tırır, böylece kolesterolün zararlarını önler.
BÜYÜK ORGANİZMA FONKSİYONLARINI GELİŞTİRİCİ BİR ARAÇ
Kasların ritimli olarak çalışması ve kan dolaşımının düzenli olması spor aktiviteleriyle sağlanır. Egzersizler damarlardaki ve kalpteki kanın durgunluşunu gidermektedir ve organlara kan naklini hızlandırmaktadır.
Solunum yolları içinde cişerdeki kan dolaşımı daha aktif hale gelmekte ve karbondioksit-oksijen değişimini hızlandırmaktadır. Tütün kullanımının zararlarını azaltmaktadır. Sindirim sistemi üzerine çok iyi etkileri olmakta, başırsak ve mide işlevini hızlandırmaktadır. Hareketsiz insanlarda başırsak ve sindirim rahatsızlıkları artmaktadır. Cinsel etkinlikler spor etkinlikleri ile birlikte gelişmektedir. Spor etkinlikleri, cinsel etkinlişi düzenlemekte; cinsel etkinlikte sinir sistemi üzerinde iyileğtirici etkiler göstermektedir.
Spor uykuyu da düzenlemektedir. Aslında organizmayı yormaktadır ve dinlenmeyi gerektirmektedir. O da uyku ile sağlanmaktadır. Sinirsel yorgunluklar ise, spor aktiviteleri ile iyileğtirilmektedir.
Spor birtakım hastalıkları da önlemektedir: Mide ülserini sakinleğtirici ve gev?etici özelliği ile önlemektedir. Genel olarak sporcuların daha kuvvetli olduğunu (rahatsızlıklara karşı) ve bron?it, grip gibi rahatsızlıklara daha az yakalandıklarını biliyoruz.
Spor canlılık sağlar ve refleksleri geliştirir. Böylece düzenli yapılan antrenmanlar, tüm organizmayı ve faaliyetlerini koruyarak geliştirir.
RUH SAĞLIĞINIZIN EN İYİ DOKTORU
Sporun yalnızca vücut sağlığını geliştirdişini düşünmek yanlış olur. Vücut sağlı?ının yanı sıra ruh sağlı?ın? da düzenler ve ruh sağlığı üzerinde küçümsenemeyecek etkileri vardır. Tüm egzersizler vücuda özen gösterilmesini sağlar. Kendine güveni sağlar ve narin vücudun oluğumunu sağlar. Spor isteği geliştirir ve saldırganlığı önler. Dengeyi sağlayıc? bir etkendir, kapalı karakterli insanların açılmalarını ve gelişmelerini sağlar. Spor ruhsal boşalmayı ve dinlenmeyi sağlar. Doğal şartlarda gerçekleşen sporlar, doğa-insan dengesinin korunmasın? sağlar. Grup etkinliklerini ve sosyalleğmeyi artırır. Psikolojik yorgunlukları giderir.
Kasların çalışması ile kan dolaşımı düzenlenir ve beyine giden oksijeni düzenler. Beyin hücrelerine giden düzenli oksijen, psişik aktivitelerin uygulanmasın? kolaylaştırır. Düzenli yapılan spor, tütün, alkol gibi bazı zararlı maddelerin kullanımın? azaltır ve uyarıcılar gibi zararlı ilaçların alınmasın? engeller.
Böylece spor; fiziksel ve psikolojik olarak vücudun çalışmasını düzenler ve denge sağlar. Tüm büyük organizma faaliyetlerini çalıştırarak, hareketsizlişe karşı savağ açılmasını sağlar. (Çaşımızın  önemli sorunu).
Bilinçli ve düzenli bir şekilde uygulanan spor faaliyetleri gerçek sağlığımız? korumamıza yardımc? olmaktadır. Bazı doktorlar spor etkinliklerini klasik ilaçlar arasına katmakta ve hastalarına önermektedir.
Ameliyatsız güzellik formülü
Eda TANRIKULU
Güzelleşmek uğruna yatılan ameliyat masaları, estetik operasyonlar tarihe karışmak üzere. Çünkü güzel kadının spor yapan kadın olduğu fikri, milenyumla birlikte akıllara iyice yerleşti. Yani güzellik konusunda son trend, spor yapmak...
Sporu en fazla hayatlarına sokanlar da sanatçılar oluyor. Sahneye çıkarken formlarını da korumaya çalışan ünlüler, belli zamanlarını spora ayırıyorlar. Üstelik bu durum, Türkiye'de de, Hollywood'da da aynı...
Spor yapmanın faydaları saymakla bitmez. Bu, artık bilinen bir gerçek. Ama bir de durumun şöyle bir tarafı var: Sağlığı korumaktan çok, vücudun şeklini korumak için spor yapılıyor. Bazı kadınlar, evlerinde bir takım spor faaliyetleri yaparken, bazıları da soluğu spor salonlarında alıp oraların tozunu yutuyorlar. Tabii açık hava sporlarını yapanlar da yok değil aralarında. Kas yapanı, tenis oynayanı, meditasyonla ilgileneni, bungee-jumping yapanı derken, her nevi spor çok gündemde şimdi...
  
Hangi yaşta hangi spor
Spor yapmak son derece sağlıklı. Ancak maksimum yararı sağlayabilmek için uygun yaşta doğru sporu yapmak gerekiyor. Aksi halde spor yapalım derken sakatlanmak işten bile değil. Sağlıklı bir yaşam için spor yapmanın gerekliliğini herkes biliyor. Son yıllarda jogging yapanların, yüzenlerin, tenis oynayanların sayısı hızla artıyor. Ancak spor seçimini doğru yapmak çok önemli. Peki spor seçimi yaparken üzerinde durulması gereken faktörler nelerdir? Bu sorunun yanıtını ve sporun faydalarını Acıbadem Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Osman Güven verdi. Çocuklar için spor Spor yalnızca yetişkinler için değil; çocuklar için de yararlı. Ancak, gerçek faydayı sağlamanın yolu uygun yaşta doğru spor dalını tercih etmekten geçiyor. Örneğin kemik gelişimi yeterince sağlanmadan çocuğunuza binicilik, karate, boks gibi sporları yaptırmanız ona faydadan çok zarar getiriyor. Ancak, daha küçük yaşlarda onu en uygun spor dalına yönlendirmeniz, gelişimi açısından inanılmaz yararlı.
Peki çocuklar için hangi spor dalları daha uygun? Prof. Dr. Güven bu soruyu şöyle yanıtlıyor: "Küçük çocuklara temel sporlar yaptırılmalıdır. Örneğin, Halter, boks ve diğer dövüş sporlarına başlama yaşı geç olmalıdır. 12-13 yaşından sonra başlamalıdır. Ancak bu zamana kadar çocuk atletizm dalları, jimnastik gibi temel sporlar yapmalıdır.Yüzme ve basketbol en erken başlanabilecek sporlardır."


SPOR VE BAKIM
Menopozda da kadın için spor ve bakım çok önemlidir. Meno­pozda spor özellikle kadının sağlığı açısından büyük önem kaza­nır. Menopozda spor sözcüğünden birçok kimsenin çekineceğini biliyoruz. Ülkemizde spor ne yazık ki geniş insan topluluklarına ulaşamamıştır. Spor, okullarda çoğu zaman, zorlu matematik der­sinden kaçmaya yarayan bir ders saati olarak görülmüştür. Spo­run sağlığımız için ne kadar önemli olduğu bizlere pek öğretile-memiş. Menopoz başlarken vücuttaki hormonsal değişimlere bağlı olarak kadın genelde kilo alır. Spor yapmaya alışık olma­yan bir kadında, vücudun daha da hantallaşmaya başladığı bu yaş grubunda, spor önermek ona sanki bir angarya yüklemek gibi olmaktadır.
Menopozda ve yaşlılıkta sporun önemine son yıllarda deği­nilmektedir. Bu konunun önemine dünya tıp tarihinin en önem­li Türk hekimlerinden olan İbni Sina (984-1037), bundan 1000 yıl kadar önce “El Kanun Fi’t Tıb” adlı eserinin 1. cildi 278′inci say­fasında ayrıntılı olarak değinmiştir.
Burada sporun özellikle menopoza giren veya menopozda olan kadın için ne kadar önemli olduğunu vurgulamak istiyo­ruz. Menopozdaki kadına spor zindelik verecek, sağlığını dü­zeltecektir. Menopozda spor kadının şişmanlamasını önleyece­ği gibi, olabilecek bazı korku, depresyon ve uykusuzluk gibi şikâyetlerin ortadan kalkmasına ve kendine güveninin artması­na neden olacaktır. 10-15 yıl öncesine kadar kadınlara meno­pozda jimnastik hareketleri önerilirdi. Şimdilerde ise kemiklere kuvvet bindiren hareketler tavsiye ediliyor. Kemiklere yapılan baskı ile kemiklerin kanlanmasının daha iyi olduğu ve bunun sonucu osteoporozun önlendiği ileri sürülmektedir. Tabii kadın bu hareketleri yaparken olimpiyatlara hazırlanıyormuş gibi kendini zorlamamalıdır.
Spor yaparken insan kendi sınırını bilmeli, zarar verici hare­ketlerden kaçınmalıdır. Bu yaş grubunda daha önce spor yap­mamış olanlara yürüyüş, kısa mesafeli ve zorlanmadan yapılan koşular, yüzme, voleybol, aerobik ve sınırlı bir şekilde zorlan­madan yapılacak aletli jimnastik önerilmektedir.
Birkaç hafta düzenli spor yaptıktan sonra kendinizi daha sağlıklı ve genç hissedeceksiniz. Şüphesiz yaşam kaliteniz arta­caktır. Vücudunuzu diri hissettikten sonra, beslenme alışkanlık­larınızı da daha sağlıklı yöne yönlendireceksiniz. Burada önem­li olan menopozda ilk defa spora yöneliyorsanız, bunun keyfini almaya alışmanız veya bu işi bir angarya olarak görmemeniz.
Spor yaparken dolaşım sisteminizi ve kalbinizi ne kadar zor­layabileceğiniz kişiden kişiye değişir. Önünüze koyduğunuz hedefe, çıtayı her gün yavaşça yükselterek yaklaşmaya çalışın. Hangi sporu yaparsanız yapın kendi sınırlarınızı fazla zorlama­yın.
Menopozda sonuç olarak spor yaparak üç önemli hedefe ulaşmamız gerekir: daha kuvvetli olmak, daha dayanıklı olmak ve daha hareketli olmak.
Kendinize bakmanız özellikle menopozda yaşam kalitenizi yükseltecektir. Bakımınıza özen gösterirseniz, örneğin yaşlılık belirtilerini masajla yok edebiliriz. Burada verdiğimiz bilgiler genel bilgilerdir. Size bu konularda fikir verme ve faydalanabilmeniz düşüncesi ile yazılmıştır. Bu tür masajları önce çevreniz­deki bir uzmana yaptırmanızı öneririz.
Yaşlanmayı durdurma masajı:
Oldukça önemlidir. Vücudunuzun yaşlanması, hücrelerini­zin de yıpranması anlamına gelir. Bu nedenle yüzünüzdeki de­ri kurur, çatlar, bazı kimyasalların eksikliğiyle kırışıklar oluşur. Ancak arada bir yüzünüzün farklı bölgelerine, doğru hareketle­ri uygularsanız, bu etkileri hafifletebilirsiniz. Bu masajın stresi azalttığını da göreceksiniz. Güzellik uzmanlarma göre yaşlan­maya karşı yüz masajınızı kendiniz de yapabilirsiniz.
Alın: Her iki elinizin işaretparmakları ve ortaparmaklarıyla burnunuzun kemerine yavaşça dokunun. Yavaşça gözlerinizin iç kısmına doğru baskı uygulayın. Kaşlarınız üzerinden geçerek ucuna kadar ufak bir masaj yapın. Daha sonra şakaklarınıza ha­fifçe baskı uygulayın. Bu masaj hareketlerini en az iki kez tekrar­layın.
Gözaltı: İşaretparmakları ve ortaparmaklan burun kemerinin üstüne getirin. Buradan gözlerin altına, yanağa ve şakaklara doğru baskı uygulayın. Daha sonra elmacıkkemiklerine ve altı­na ilerleyin. Bu hareketleri iki kez tekrarlayın.
Boyun: Parmaklarınız birleşik olsun ve avuç dahil tüm elini­zi kullanın. Boynunuzun alt kısmından çeneye doğru yavaşça çıkarken hafifçe baskı uygulayın. İki kez tekrarlayın.
Gözler: Üç parmağınızı kaşlarınızın tam altına yerleştirin. Baktırın ve rahat bırakın. Aynı hareketi kaşlarınızın üstünde ve saç köklerinde tekrarlayın.
Cilt: İşaretparmaklarmızla kaşların üzerinden başlayarak şa­kaklara doğru alnınızı ovun. Sonra gözaltlarmdan başlayarak yüzünüzün alt bölümüne masaj yapın. Burundan çenenize, ora­dan kulaklarınıza doğru gidin. İki kez tekrarlayın.
Rahatlama masajı:
Haftada bir kez yüzünüz için kendinize vakit ayırın. Eviniz­deki ürünlerle yüzünüzü temizleyin ve rahatlatıcı masajı uygu­layın. Böylece cildinizin gerginlikten kurtulmasını sağlayacaksı­nız üstelik güzellik ürünleriniz cilde daha iyi nüfus edecek.
Yüz temizleme ürününüzü avuç içinizde ısıtm ve cildinize yuvarlak parmak hareketleriyle yedirin. Eğer kremli bir temiz-leyiciyse temiz kâğıt havluyu yüzünüze koyarak iyice emmesi­ni sağlayın. Kalanını iyice silin. Su ile temizlenen bir ürünse en az üç kez su çarptığınıza emin olun. Cildiniz çok kuru değilse buhar banyosu yapın. Büyük bir kâsenin içine kaynamış su ko­yun. Arzu ederseniz birkaç damla bitkisel yağ ekleyerek koku salgılamasını sağlayın. Başmızı kâsenin üstüne eğin. Rahatsız olmadığınız müddetçe üç dakika böyle kalmaya çalışın. Yumu­şak bir keseyle yüzünüzü silin. Böylece ölü deriden kurtulacak­sınız. Gülsuyunu bir pamukla yüzünüze sürün. Bu, maskeden önce cildin kendini toplamasını ve ferahlamasını sağlayacak. Yüz maskesi uygulayın. Maske yüzünüzdeyken pakette belirtil­diği müddetçe yatağınıza yatıp dinlenin. Yüzünüze masaj ya­pın. Bunu yüz yağlarından biriyle ya da kayısı yağıyla yapabi­lirsiniz. İşaretparmakları ve ortaparmaklarmızı kaşlarınızın üs­tüne koyun, yavaşça bastırıp bırakın. İki kez tekrar edin. Par­maklarınızı gözlerinizin tam altına getirin. Bastırıp bırakın. Üç kez tekrarlayın. Şakaklardan, saç hizasmdan elmacıkkemikleri-ne, kulak memelerine ve çene kemiğine doğru ilerleyin. İki eli­nizin parmakları çenenizde birleşsin. Yüzünüzde kalan yağı havluyla temizleyin. Bitirmek için günlük nemlendiricinizi, ge­ce kremini ya da antiaging denen yaşlanmayı durdurucu ba­kım ürününüzü sürün. Bunu da masaj yaparak iyice yedirin.
Bakım size moral verecek ve bu şekilde daha sağlıklı olacak­sınız. İleri yaşlarda bile bakımınıza özen göstermek sizi ayakta tutacaktır.
Modern yaşamın getirdiği kolaylıklar ile artık egzersiz yapmak için yeterli fırsat bulunamıyor. Egzersiz aktif, üretken ve kaliteli bir yaşam sağlamanın yanında insanları hastalıklardan da koruyor.
Sağlıklı Yaşamın Yolu Spor Yapmaktan Geçiyor
Özellikle 16-21 yaşları arasında yapılan spor büyük önem taşıyor. Bu sayede kişinin potansiyelinin en üst noktasına erişmesi mümkün oluyor. Unutulmaması gereken spordan maksimum verimi elde edebilmek için düzenli olarak spor yapmak gerektiğidir. Düzenli spor yaparak sadece fiziksel değil, ruhsal olarak da sağlığınıza büyük katkıda bulunabilirsiniz. Araştırmalar spor yapan gençlerin spor yapmayanlara oranla daha iyi beslendiklerini, şiddete daha az başvurduklarını ve insan ilişkilerinde daha başarılı olduklarını gösteriyor.
Sporsuz yaşam kronik hastalıklara neden oluyor
Son yıllarda ABD’de geniş halk kitleleri taranarak yapılan araştırmalar, sporsuz bir yaşam tarzının insanları kronik hastalıklar vasıtasıyla sinsice ölüme götürdüğünü ortaya koyuyor. JAMA dergisinde yayınlanan bir araştırmanın sonuçlarına göre tüm ölüm nedenleri arasında, ölüme neden olan risk faktörlerinin başında düşük kondisyon geliyor.
Sporsuz bir yaşam tarzının başta kalp damar hastalıkları olmak üzere diyabet ve bazı kanser türleri gibi ciddi rahatsızlıklara yol açtığını belirten uzmanlar, günümüzde tüm ölüm nedenleri arasında kalp damar hastalıklarının birinci sırada geldiğine işaet ediyor.
Kalp damar hastalıklarının oluşumunda en sık gözlenen risk faktörü açık ara ile sporsuz yaşam tarzıdır. İngiltere’de 31.000 otobüs şoförü ile biletçisi üzerinde yapılan bir araştırmada, şoförlerin sürekli oturduklarından ve trafik stresine maruz kaldıklarından ötürü iki katlı otobüste sürekli dolaşan, merdiven inip çıkan biletçilerden daha yüksek oranda kalp hastalıklarına yakalandıkları saptanmıştır.
Araştırmalar egzersiz yapmayanların, yapanlara oranla 2,5 - 4 kat daha fazla oranda kalp hastalığına yakalandığını göstermiştir. Ölüm nedenleri arasında 2. sırayı alan kanserler ile hareketsiz, sporsuz yaşam tarzı arasında da bir bağlantı tespit edilmiştir. Kolon kanseri oluşum nedenleri arasında hareketsiz yaşam alışkanlığı gösterilmektedir. Hareketsiz yaşamın doğal sonucu olan şişmanlık, hormonal dengeleri bozarak bir çok kanser türünün oluşumuna zemin hazırlamaktadır. Yaşamı diğer tehdit eden hastalıklardan şeker hastalığı da sporsuz yaşam tarzı ile yakından ilişkilidir.
Egzersiz bilinçli olarak yapılmalı
Uzmanlar, egzersizin hastalıklardan korunma, kondisyonun gelişimi ve kilo verilmesi gibi faydalarından yararlanılabilmesi için bilinçli yapılması gerektiğini belirtiyor. Büyük kas gruplarını kullanıldığı yürüyüş, bisiklet, jogging, koşu, yüzme, tenis gibi sportif aktiviteler sağlık için daha faydalı. Herhangi bir sağlık problemi bulunmayan bireylerin bu sporları her gün veya haftada en az 3-4 gün yapması öneriliyor. Egzersizlerin en az yarım saat, ideal olarak 45 dakika sürmesi gerekiyor. Öte yandan efor süresince egzersiz herhangi bir kesintiye uğramamalıdır. Örneğin tempolu yürüyüşlerde 20 dakika kadar egzersize devam ettikten sonra bir 10 dakika soluklanma veya vitrin bakma gibi verilen aralar egzersizin etkinliğini sıfıra indirmektedir. Çünkü vücudumuz egzersize başladıktan ortalama 20 dakika sonra enerji kaynağı olarak yağlar yanmaya başlar ve eğer egzersiz 30-45 dakika kesintisiz sürerse, egzersizden sonra bile 1 ila 4 saat yağlar yanmaya devam eder.
Egzersiz yapılırken dikkat edilmesi gereken en kritik nokta yapılan eforun şiddeti, yani yoğunluğudur. İdeal olarak spor hekiminizin size yaptığı ergospirometrik efor testi sonucu egzersiz nabzı belirlenebilmektedir. Her birey için bu egzersiz nabzı değişmektedir ve bu limitler aşılmamalıdır. Bir hekim tavsiyesi alma imkanı yok ise eforunuzun yoğunluğu; siz egzersiz yaparken ıslık çalmanızın veya yanınızdaki ile konuşmanızın mümkün olacağı bir egzersiz şiddetinde olması gereklidir. Tabii egzersiz yoğunluğu çok hafifte olmamalıdır ve egzersiz esnasında tatlı şekilde bir ter atmanız gerekmektedir.
Yüzme

Hem eğlenceli , hem serinletici hem de dinlendirici bir spor: Yüzme
Zihinsel ve fiziksel faydalarının yanında diğer bazı kara sporlarını yapmayı kısıtlayıcı fiziksel sınırlamaları olan kişilerinde kolayca yapabileceği bir spor.
Yüzme deyince hemen aklınıza olimpik bir havuzda yüzen profosyonel yüzücüler gelmesin. Uygun bir çalışma programı ve bazı temel teknikleri öğrenerek vücut dayanıklılığınızı kaslarınızın kuvvetini ve esnekliğini arttırabilirsiniz.

Avantajları:
Dayanıklılık ve esnekliğinizi geliştirir.
Adelelerinizi geliştirir ve denge sağlar. Birçok profesyonel ve amatör sporcusu egzersizleri yaparlar.
Kalbi güçlendirir.
Fiziksel görünümünüzü değiştirir.
Dolaşımı düzenler.Varis gibi hastalıklarda faydalıdır.
Kilo kontrolunu sağlar.
Stres ve gerilimi azaltır.
Eklem iltihabı gibi hastalıklarda eklemleri ve bağları daha az zorladığından önerilen egzersiz tipidir.
Haftada 3 gün yüzme önerilir. 1 saat yüzme ortalama 500 kalori harcatır.
Enerji verir.
Kas güçsüzlüklerini tedavi eder.
Şişmanlarda, hamilelerde ve hareketsiz kişilerde özellikle yararlıdır. Çünkü suda yapılacak egzersizler eklemleri ve bağları daha az zorlamaktadır. Sudaki vücut ağırlığı karadakinin 10 misli azalır.Suda yapılan rehabilitasyonun fizik tedavinin etkin bir formu olduğu kanıtlanmıştır.
Suda Egzersiz Tipleri:
Suda yürüyüş veya koşu.Bel seviyesine kadar girilen suda yapılan yürüyüş veya koşu karada yapılandan 2 kat daha fazla dirence karşı yapıldığından iyi bir aerobic egzersizdir. Üstelik karada yapılan çalışmalarda oluşabilecek kazalar ve yaralanmalar suda % 90 oranında azalmaktadır.
Boyun seviyesindeki suda 20 dk veya daha uzun süreyle yapılacak , bütün vücudu çalıştıran ritmik aerobik hareketleri kalp damar sistemini güçlendirmektedir.Su içinde yapılacak pedal çevirme hareketi ve kolları açıp kapama hareketi faydalı olacaktır.
Krawl ya da serbest yüzebiliyorsanız 100 metre yüzme ile işe başlayın. 25 er metrelik 4 tur ile 100 metreyi tamamlayın ve tur aralarında 1 er dakika dinlenin. Daha sonra bu turları kademeli olarak arttırarak 20 dakika hiç durmadan yüzmeyi hedefleyin.
65 Kilo ağırlığında bir kişinin 1 saat yüzerek harcayacağı kalori ortalama:
Genel yüzme420 Cal.Kuvvetli Yüzme650 Cal.Sırtüstü Yüzme550 Cal.Kurbağlama Yüzme550 Cal.Kelebek Yüzme750 Cal.Crawl Yüzme750 Cal.

Yüzme Sporunun Katkıları

Yüzme sporu beden gelişiminin temel sporlarından biridir. Tüm vücut kaslarının kullanıldığı sporlardandır. Su direncine karşı yapılan bir spor olması nedeniyle kas kuvvetine ve genel dirence önemli katkılarda bulunmaktadır.

Spor belli bir yaşam disiplini verir. Bu yaşam disiplinini en iyi sağlayan sporlardan biri yüzme sporudur. Erken yaşlarda başlama olanağı olan birkaç spordan biri olması ve insan doğasına uygunluğu nedeniyle yüzme sporu bu disiplini sağlar. İnsan doğasının en kolay uyum sağladığı spor dalı olması çok ileri yaşlara kadar uygulanabilecek spor olmasını sağlar. Yürümek kadar doğal ve kolay bir spordur.

Sporda saldırganlığı azaltan ve yarış ortamında çok çalışanın başarılı olması doğasını kabul ettiren bir spordur. Çalışmayan başarılı olamaz ve daha çok çalışanın başarısını alkışlamak gerekir. Ondan daha başarılı olmak için ondan daha fazla alışmak gerekliliğini kabul etmek gerekir. Birey olarak kendine güveni ve başarabileceklerini önceden görmeyi sağlar.

Düzenli çalışmalar yüzme sporunda nerelere gelinebileceğini ve kişinin sınırlarını ne kadar zorlayabileceğini ortaya koyar.

Başarılı olmak onu korumayı ve daha çok çalışmayı, başarısız olmak ise yapılan hataları gözden geçirip ders alarak eksiklikleri gidermeyi ve yeniden çalışmayı gerektirir. Yüzme sporu bu yaşam anlayışının en iyi yaşandığı ortamdır.

Bağışıklık sistemini uyarması ve metabolizmanın düzenli çalışmasını sağlaması kişileri hastalıklardan korumaya yönelik önemli katkılar sağlar. Kuzey ülkelerinde yaşayanlar soğuk ortamlarda dirençlerini arttırmak için soğuk sulara girmek alışkanlığı kazanmışlardır. Bu davranış onların dolaşım sistemlerinde de düzenleyici etkiler yapmaktadır. Damar hastalıklarını görülme sıklığını azaltır.

Spor amaçlı yüzme sporu ile uğraşmak için haftada iki ya da üç gün yüzme sporuna bir saat zaman ayırmak yeterlidir. Bu süre karada yapılacak çalışma öncesi gerdirme egzersizleri ile geliştirilebilir. Yüzme sporunda belli bir mesafenin yüzülmesi hedeflenerek çalışmalara başlanmalı ancak nefes alış veriş tekniği ve yüzme sitillerinin buna uyumu için eğitim alınmalıdır. Temel yüzme eğitimi almayan kişilerin yüzme mesafesi uzadıkça yorulmaları daha çabuk olacaktır. Su ile uyum içinde yapılan bir yüzme sporu hem ruhsal dinginlik hem de beden gelişimi sağlayacaktır. Su direncine karşı yanlış hareketler ise kişinin çabuk yorulmasına ve bu spora fazla devam edememesine neden olacaktır.

Yüzme sporu bu sporla aktif uğraşanlar kadar sağlık için spor anlayışıyla çalışanlarında düzenli ve sürekli uygulamasına gerek duyan bir spordur. Öğrenmenin yaşı yoktur. İnsan doğası suda batmamayı ve hareket edebilmeyi bilir. Bisiklete binmek gibi dengeye dayanan bir davranıştır. Çalışmalarla geliştirilir, doğru hareketlerin yapılması ile hız ve direnç kazanılır. Korku sadece yaşanan deneyimlerden kaynaklanır ve doğru hareketlerin öğrenilmesi ile kolayca üstesinden gelinir.

Suda terleme olmasına karşın su ortamında vücuttan uzaklaşması kolaydır. Yüzme sporu yapılan ortamın genel temizlik kurallarına dikkat edilirse en temiz spor olma özelliği taşır. Çamur, toz ve vücut kirleri bu spor için var olmayan kavramlardır. Bir bone ile saçların toplanması ve suya dökülmesinin önlenmesi, suya girmeden önce duş alınarak deri üstünde var olan deri döküntülerinin uzaklaştırılması kullanılan ortamın temizliğine katkı sağlayacaktır.

Yüzme sporu çok küçük yaşlarda başlanabilen ve çok ileri yaşlara kadar sürdürülebilen, sağlıklı zamanlarda yapılabildiği gibi sakatlık iyileşmelerine de katkısı olabilen, engelli insanların kolaylıkla yapabileceği bir temel spordur. Sağlık ve spor kavramlarının yan yana olduğu tek spordur.

Yüzmenin Faydaları

A- Kalp-dolaşım sistemi üzerine etkileri :

Antrenmanlar ile kalbin dakika volümünü arttırmak mümkündür. Bu artışın gerçekleşmesi maximal ve submaximal yapılan yüklenmelerle mümkündür. Yapılan araştırmalar kalbin dakika volümünü arttıran en iyi yolun submaximal (%70 ve altı) yüklenmeler olduğunu ortaya koymuştur. Kalbin dakika volümünün artması, dokuların oksijen ihtiyacının karşılanması bakımından çok önemlidir. Bu sebeple orta ve uzun mesafe yüzücülerin bu özelliğini geliştirmeleri önemlidir.

Bilindiği gibi, kalbin dakika volümünün artması, öncelikle atım volümünün (her atımda pompalanan kan miktarı) ve de kalp atım sayısının artırılması ile olanaklıdır. Su içindeki yatay pozisyon, kalbin atım volümünün ayakta duruşa oranla daha iyi olmasını sağlar. Çünkü, bu pozisyonda, kalbin kan ile doluşu daha iyi olur. Su içinde, suyun kaldırma kuvveti yerçekimine karşı koyar. Bu konumda kalp, kanı yer çekimine karşı atmak zorunluluğunda kalmaz. Ayrıca, suyun kaldırma kuvvetinin yer çekimini karşılanması ve suyun alt ekstremitelere uyguladığı hidrostatik basınç, havada dik durumda iken karşılaşılan "Kanın alt ekstremitelerde toplanma eğilimini" elemine eder.

Diğer taraftan, su içinde kalp, ısı düzenlemesine yardım amacıyla deriye fazla kan göndermek zorunda kalmaz. Bu kan çalışan kaslara aktarılır.

Özetlersek, yüzücülerdeki dolaşım diğer spor dallarındaki sporculara oranla farklılıklar gösterir. Bu durum, su içindeki vücudun yatay pozisyonda olmasına bağlıdır. Bu pozisyonda kalp kan ile tamamen dolar ve sonuçta kalbin tek bir kasılışında daha fazla kan vücuda pompalanır.

• Düzenli antrenmanların kalp üzerine yaptığı olumlu etkiler şunlardır;

1. Antrenman ile kalp odacıklarının hacmi büyür. Kalp odacıklarının büyümesi ile kalbin içine aldığı kan miktarı artarken, dakika volümü artar. İyi antrene edilmiş sporcularda kalbin yük altında bir dakika içinde pompalandığı kan miktarı 35-40 litreye kadar çıkabilmektedir.

2. Antrenman sonucunda, kalp kaslarında "hipertrofi" denilen gelişme, kalınlaşma, kuvvetlenme meydana gelir. Bu gelişmelerle kalbin pompalandığı kan daha güçlü bir şekilde organizmaya dağılır.

B- Yüzmenin solunum sistemleri üzerine etkileri :

Temel görevi, kana oksijen vermek ve kandaki karbondioksiti almak olan solunum sistemi, ağızdan ve burun dan başlayarak akciğerde sonlanır. Ağızdan ve burundan alınan hava "trakea" adı verilen ve havanın iletilmesini sağlayan boru yoluyla akciğerlere gelir. Akciğerlere gelen ve akciğerlerin yapısında bulunan "alvoel"lere (hava kesecikleri) yerleşe havada % 14-15 oksijen ve % 4.9-6.9 oranında karbondioksit vardır. Çevresi kılcal damarlarla sıkı bir şekilde çevrilmiş ola alveollerle kılcal damarlar arasında gaz alış verişi olur. Gaz değişimi difüzyonla meydana gelir.

Örneğin, vennler (toplar damar) içinde akciğerlere gelen karbondioksitten zengin kan, akciğer yapısındaki alveol keselerine geçerken burada bulunan oksijen de kana geçer.

Eritrosit içinde dokulara gelen oksijen il bağlanmış hemoglobin molekülü, oksijenini aktif dokulara verir. Bu alışveriş ise aşağıdaki şekilde belirtilmiştir. Antrenmanlar sırasında organizmanın oksijen gereksinimi artar. Bu artışa paralel olarak, bu gereksinimi karşılayacak dolaşım ve solunum sistemlerinin de bu duruma fizyolojik bir uyum göstermesi gerekir. Dokuların oksijene olan gereksinimi arttıkça, solunum sisteminin organizmaya soktuğu oksijen miktarı ve bu oksijeni dokulara taşıyacak olan dolaşım sisteminin faaliyeti artar.

3- Yüzmenin Sinir sistemi üzerine etkileri :

Yüzme tüm vücudumuzu hareket ettirebildiğimiz bir spor olduğu için sinir sistemine etki yapan en önemli spor dallarından biridir. Suyla ilgili tüm çalışmalarda, sinir sitemimizdeki etkiler duyu organlarımızın devreye girmesiyle gerçekleşmektedir. Burada duyu organlarımız ve sinir sistemimiz bir bütünlük içersinde çalışmaktadır. Kısacası tüm yaşantımızda sinir sistemimizle, duyu organlarımız iç içe çalışmakta olduğunu herkes bilmektedir.

Su içersinde yaptığınız her çalışmada suyla ilgili ayrı bir rehavet ve canlılık hissetmeniz; sinir sisteminizi rahatladığını gösterir.

Yıkanırken olan rahatlama duygusu veya yüzerken egzersiz sonrası canlılığımızı Sinir sistemimizin dinlenmesi sonucu ortaya çıkan unsurlardır. Yüzme ortamının iyi olması, eğitmeninizin kalitesi ve ortamdaki mutluluğunuz da diğer faktörler olarak Sinir sisteminizin dinlenmesine yardımcı unsurlardır.

Yüzme sonrası görülen rahatlamalarda insanlarda aşağıda sıraladığımız davranışların geliştiği bilinmektedir;

- Kişinin kendine güveni artar,
- Korkusu yok olur,
- Yapacağı bir işe adaptasyonu daha kolaydır ve dikkati zor dağılır,
- Zor bir spor olan yüzme branşı, kişileri daha disipline eder, daha programlıdırlar,
- Yüzme sporunu yapan kişiler normal yaşantılarında daha aktiftirler ve başarılıdırlar,
- Toplumda İyi ve güvenilir bireylerdir
SPORUN SOSYAL / TOPLUMSAL FAYDALARI
Spor en temel tarifiyle harekettir. Fakat bu hareket ister bireysel olsun ister gurup halinde olsun belli kurallar dahilinde ve bir disiplin içinde yapıldığı için sosyolojik bir olaydır.

Daha da önemlisi spor, Dünya Sağlık Örgütünün ( WHO ) tarif ettiği esenlik (WELLNESS) kavramı kapsamında İNSANIN TÜM BOYUTLARDA İYİ VE DENGE İÇİNDE OLMA HALİ ne her boyutta ( fizyolojik, sosyolojik, psikolojik, ekonomik, vs.) katkıda bulunabilen bir olaydır. Bu faydaları anlamak için sporun ne olduğunu tanımamız gerekmektedir.

Spor, yapan kişinin amacına göre, elit veya rekreatif olmak üzere 2 gurupta düşünülebilir:

Elit amaçlı sporda kişi sporu teknik ve taktikleri ile derinlemesine öğrenmek, pekiştirmek ve sergilemek suretiyle üst düzede ve yoğun bir şekilde gerçekleştirmeyi amaçlar. Yani madalya hedefler. Bu doğrultuda takımlar, kulüpler, federasyonlar, vb. gibi örgütlenmeler ve antrenör, masör, spor hekimleri, vb. meslekler ortaya çıkmıştır.

Rekreatif amaçlı sporda, kişi yoğun çalışma yükü, rutin hayat tarzı veya olumsuz çevresel etkilerden tehlikeye giren veya olumsuz etkilenen bedeni ve ruhi sağlığını tekrar elde etmek, korumak veya devam ettirmek aynı zamanda zevk ve haz almak amacıyla, kişisel doyum sağlayacak, tamamen çalışma ve zorunlu ihtiyaçlar için ayrılan zaman dışında kalan bağımsız ve bağlantısız serbest zaman için de, isteğe bağlı ve gönüllü olarak ferdi veya gurup için de seçerek hareket etmeyi amaçlar. Bu amaç aynı zamanda Rekreasyonun basit bir tanımıdır.

Spor zihinsel ve / veya fiziksel bir harekettir. Bu hareket çoğunlukla sosyal ve /veya toplumsaldır. Sporun kişiye sağladığı bireysel katkıları bile sonunda kişinin daha sosyal ve toplum içinde aktif / katkı sağlayan bir birey olmasına sebep olmaktadır.

SPORUN SOSYAL / TOPLUMSAL FAYDALARI
Spor çevrecidir. Bugün Dünyada daha çok spor ( Kano, Rafting, Orienteering, Dağ Bisikleti, Dağcılık, Tur Kayağı, Yamaç Paraşütü, vb. ) doğal çevrede yapılmaktadır ve bu sporların popülaritesi de giderek artmaktadır.

Çevrecilik ve Spor okadar içi içe geçmiştir ki Dünyanın en büyük spor organizasyonu olan OLİMPİYAT ların patronu IOC ( Uluslar arası Olimpiyat Komitesi ) ‘nin bir şehre Olimpiyat Oyunları Organizasyonunu vermek için ilan ettiği ölçütlerden en önemlisi olarak ÇEVRECİLİK ortaya çıkmaktadır. Bu konuda IOC hem aday şehrin çevreci yapısına hem spor tesislerindeki çevreci yaklaşımlara hemde halkın cevre bilinç ve tutumuna bakmaktadır. IOC aday şehre şu soruları sormaktadır :

a) Mimari yapı ( tasarım ve peyzaj )
b) Tesislerin yeniden kullanılabilirliği
c) Metruk mahallerin restorasyonu
d) Yıkıcı arazi kullanımdan kaçınma
e) Canlıların yaşam yerlerinin korunması ve bio-değişimlilik
f) Yenilenemeyen kaynakların kullanımının asgariye indirilmesi
g) Kirletici maddelerin kirliliğinin asgariye indirilmesi
h) Kanalizasyonun işlenmesi
i) Katı atıkların işlenmesi
j) Enerji tasarrufu
k) Su ve hava kalitesi
l) Çevre bilinci

Spordaki Rekreatif yaklaşımda insanların en çok tercih ettiği sporların ( Bisiklet, Joging, Yürüme, Streetball, vb.) yapıldığı yer olarak aranan ortam yeşillikler içinde ses, hava ve toprak kirliliği olmayan alanlardır. Bu nedenledir ki Rekreasyon Uzmanları şehir planlamalarındaki Rekreasyon alanlarının YEŞİL ve SPORTİF özellikleri ağırlıklı olmasına çaba sarf etmektedirler.

Spor toplumsal dayanışma ve bütünleşmeyi sağlar. Sporun evrensel değerlerinde, toplumlarda insanları guruplara ayıran ırk, milliyet, din, mezhep, sosyal konum, eğitim, kültür ve ekonomik farklılıklar, vb. özellikleri göz ardı eden bir yaklaşımla herkese eşit bir yaklaşım ( FAİR PLAY ) ortaya konur. Hele kazanmanın ikinci plana itilip katılımın ön plana çıkarıldığı Rekreatif spor gruplar arasındaki çatışmanın azaltılmasında önemli rol oynamaktadır. Rekreatif sporda sosyal, ekonomik veya eğitim farklılıkları ortadan kalkar ya da önemsizleşir. Her kesimden insan ortak zevkleri doğrultusundaki bir araya gelirler ve ortak uğraşılarda bulunur. Spor her kesimden olan bu insanların birbirlerini tanımalarına, dostluk kurmalarına ve ortak amaçlar etrafında birlikte çalışmalarına imkan hazırlar. Örneğin; bir basketbol takımını oluşturan sporcuların etnik kökeni, ırkı, dini, sosyal ve kültürel durumu, eğitim düzeyi ya da ekonomik yönü katılanların hiç birisi için ön planda değildir ve önemsenmeyen unsurlardır. Takımı oluşturan ve her kesimden oluşan sporcuların ortaklaşa yaptıkları ve dikkatlerini öncelikle yoğunlaştırdıkları husus, basketbol faaliyetinin kendisidir. Bu durum toplum hayatının niteliğini geliştirmekte, toplumun moral değerlerini yükseltmektedir.

Spor demokratik toplum yaratılmasına önemli bir katkı sağlar; Bilhassa takım sporları sayesinde kişi, diğerleriyle olan ilişkilerini kurallar çerçevesinde yürütme, guruba liderlik yapma ve / veya liderle birlikte hareket etme, alınan kararları kabullenme, ortak hedefler doğrultusunda birlikte hareket etme, vb. değerleri geliştirir. Bu değerler ise Demokratik Toplum açısından çok önemli bireysel değerlerdir.

Spor insanları sosyalleştirir; daha çok sosyal ilişkiler kurmasında ve geliştirmesinde büyük rol oynar. Nitekim yeni arkadaşlıkların oluşması, grup içinde yer edinme, yerini idrak edebilme ve diğer grup üyelerini tanıyabilme gibi çabalar, kişinin sosyal yaşantısını etkileyerek olgunlaşmasını ve toplum hayatına alışmasını sağlar. Spor sayesinde bu değerlere kavuşmuş toplumların yaşadığı bölgelerde sosyal yapılar ( dernek, kulüp, tesisi, vb. ) artar ve ortak heves ve heyecanların paylaşıldığı bir ortamdaki kişiler gelişmiş sosyal ilişkiler kurar.

Spor ve Rekreatif yaklaşım toplumda çeşitliğin artmasına yardımcı olur. Bir toplumda insanların serbest zamanların da yapacak birçok aktivitesinin arayışı içinde olması çeşitliliği ve sosyal zenginliliği beraberinde getirecektir.

Rekreasyon ve sporun ulusal ruhun güçlendirilmesi, sosyal uyum(ulusal hemfikirlik), aile bağlarının güçlenmesi(aile ilişkilerinde yakınlaşma), yaşlıları kabul(ilgi alanları oluşturarak kendilerini yararlı hissetmeleri), vb. sosyal ve toplumsal davranışların gelişmesinde de olumlu etkileri vardır.

Ottowa üniversitesinden Jean Harvey and Francois Houle nin makalesinde ifade ettiği gibi spor Feminizm ve Ekolojizm gibi yeni sosyal hareketlerden çok derin bir şekilde etkilenmiş ve onların destekçisi olmuştur.
Ayrıca spor uluslarüstü iletişimin kurulması ve insanların uluslar üstü kültürel bir kimlikte toplumsal bilinç geliştirmesine yardımcı olmuştur..

Günümüzde toplum bilimciler toplumların gelişmişlik değerlendirmesini Dünya Sağlık Örgütünün (WHO ) ortaya koyduğu ESENLİK ( Wellness ) kavramına paralel bir şekilde ele almakta ve bir toplumu ve onu oluşturan bireyleri sadece iş ortamında ne kadar verimli olduklarıyla değil iş sonrası serbest zamanlarında NE ile uğraştıkları ile yorumlamaktadırlar. Bu değerlendirmede REKREATİF SPOR çok önemli bir yer tutmaktadır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder